MİRASTA "ANNE BİR KARDEŞLER'İN" DURUMU
1941 Bunlara annenin çocukları (Evlâdü'l-üm) da denilir. Daha önce de belirttiğimiz gibi; mirâsta üç halde bulunurlar.
Birinci hali şudur: Kur'ân-ı Kerîm'de (En Nisâ: 12): "Eğer mirâsı aranan erkek veya kadın; çocuğu ve babası olmayan bir kimse olur ve onun (ana bir) erkek veya kız kardeşi bulunursa, bunlardan her birinin hissesi altıda birdir" hükmü beyan buyurulmuştur. Ayetteki "kelâle" lafzı; çocuğu ve babası olmayan kimse manasına gelir. Çocuk kapsamına; oğlu, kızı, oğlunun ilânihâye oğlu ve kızı girer. Ayetteki erkek ve kız kardeş terimleri; anne bir kardeşleri de içine almaktadır.(78) Hz. Ebû Bekir (ra)'in Ayet-i Kerimeyi böyle tefsir ettiği bilinmektedir. Ayrıca Hz. Saad b. Vakkas (ra) dan ve bazı seleften "Velehû ehûn ve ûhtun min ümmin" (Ana bir erkek ve kız kardeşler) şeklinde kıraat rivayet edilmiştir.(79) Farzedelim ki Zeynep hanım vefat etti!.. Geriye kocası; anne bir kız kardeşi ve (anne-baba bir) erkek kardeşi kaldı!.. Mesele şöyle olur:
İkinci hali şudur: Mûrisi (ölen kimsenin) oğlu, kızı, oğlunun ilânihâye oğlu veya kız, babası ve sahih dedesi olmayıp da; iki veya daha fazla anne bir erkek veya kız kardeşi bulunursa terikenin üçte birini (1/3) alırlar. Zira Kur'ân-ı Kerîm'de: "Eğer, ana bir erkek veya kız kardeşlerin sayısı birden fazla ise, onlar üçte birde ortaktırlar" buyurulmuştur. Ayetteki (şürekât) lâfzı; kız-erkek ayrımı yapılmaksızın eşit taksim edileceğine delâlet etmektedir. Bunlar mûrise (ölen kimseye) bir erkek vâsıtasıyla bağlanmadıkları için, asabe olamazlar. Hisselerinin âzami üçte bir olması (1/3), anne makamına kâim olduklarını gösterir.(80) Farzedelim ki Hakkı efendi vefat etti!.. Geriye karısını, (anne bir) iki erkek kardeşini, (anne bir) bir kız kardeşini ve (hem anne-hem baba bir) erkek kardeşini bıraktı!.. Mesele şöyledir:
Dikkat edilirse; (anne bir) iki erkek ve kız kardeşi, üçte biri aralarında eşit olarak paylaşmışlardır. Karısı, farz olan hissesini almış, kalana ise öz kardeşi asabe sıfatıyla mâlik olmuştur.
Üçüncü hali şudur: Mûrisin (ölen kimsenin) oğlu, kızı, oğlunun ilânihâye oğlu veya kızı, babası veya sahih dedesi hayatta olduğu zaman; anne bir erkek ve kız kardeşler vâris olamaz, mirâstan düşerler. Çünkü Ayet-i Kerime'de; bunların vâris olması, diğerlerinin bulunmamasına bağlanmıştır.
Birinci hali şudur: Kur'ân-ı Kerîm'de (En Nisâ: 12): "Eğer mirâsı aranan erkek veya kadın; çocuğu ve babası olmayan bir kimse olur ve onun (ana bir) erkek veya kız kardeşi bulunursa, bunlardan her birinin hissesi altıda birdir" hükmü beyan buyurulmuştur. Ayetteki "kelâle" lafzı; çocuğu ve babası olmayan kimse manasına gelir. Çocuk kapsamına; oğlu, kızı, oğlunun ilânihâye oğlu ve kızı girer. Ayetteki erkek ve kız kardeş terimleri; anne bir kardeşleri de içine almaktadır.(78) Hz. Ebû Bekir (ra)'in Ayet-i Kerimeyi böyle tefsir ettiği bilinmektedir. Ayrıca Hz. Saad b. Vakkas (ra) dan ve bazı seleften "Velehû ehûn ve ûhtun min ümmin" (Ana bir erkek ve kız kardeşler) şeklinde kıraat rivayet edilmiştir.(79) Farzedelim ki Zeynep hanım vefat etti!.. Geriye kocası; anne bir kız kardeşi ve (anne-baba bir) erkek kardeşi kaldı!.. Mesele şöyle olur:
İkinci hali şudur: Mûrisi (ölen kimsenin) oğlu, kızı, oğlunun ilânihâye oğlu veya kız, babası ve sahih dedesi olmayıp da; iki veya daha fazla anne bir erkek veya kız kardeşi bulunursa terikenin üçte birini (1/3) alırlar. Zira Kur'ân-ı Kerîm'de: "Eğer, ana bir erkek veya kız kardeşlerin sayısı birden fazla ise, onlar üçte birde ortaktırlar" buyurulmuştur. Ayetteki (şürekât) lâfzı; kız-erkek ayrımı yapılmaksızın eşit taksim edileceğine delâlet etmektedir. Bunlar mûrise (ölen kimseye) bir erkek vâsıtasıyla bağlanmadıkları için, asabe olamazlar. Hisselerinin âzami üçte bir olması (1/3), anne makamına kâim olduklarını gösterir.(80) Farzedelim ki Hakkı efendi vefat etti!.. Geriye karısını, (anne bir) iki erkek kardeşini, (anne bir) bir kız kardeşini ve (hem anne-hem baba bir) erkek kardeşini bıraktı!.. Mesele şöyledir:
Dikkat edilirse; (anne bir) iki erkek ve kız kardeşi, üçte biri aralarında eşit olarak paylaşmışlardır. Karısı, farz olan hissesini almış, kalana ise öz kardeşi asabe sıfatıyla mâlik olmuştur.
Üçüncü hali şudur: Mûrisin (ölen kimsenin) oğlu, kızı, oğlunun ilânihâye oğlu veya kızı, babası veya sahih dedesi hayatta olduğu zaman; anne bir erkek ve kız kardeşler vâris olamaz, mirâstan düşerler. Çünkü Ayet-i Kerime'de; bunların vâris olması, diğerlerinin bulunmamasına bağlanmıştır.
Konular
- Zaman Anlayışımız ve Ramazan
- Biraz Açlık, Daha Çok Takva: Oruç
- Efendimiz (s.a.v.)'in hicreti
- Mahremiyet ve Tesettür
- Kul Hakkı Kimin Hakkı?
- Din, nasihat üzere kaimdir
- İnsan Olmaya Doğru
- Hayat âhiret hayatıdır
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar
- Mübarek Üç Aylar'ı Nasıl Değerlendirmeliyiz?
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (2)
- Üç aylar ve faziletleri
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (3)
- Mübarek Üç Ayların Fazileti
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (4)
- Berat gecesinde yapılan ibadetin fazileti büyüktür
- Camide “Tevrat dersi vereceğim” diyen imam
- Ramazan ayına adım adım yaklaşıyoruz
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (5)
- Mümin, iyi ve değerli kabul ettiği şeyleri infak etmeli!
- ‘İnsanları cehenneme sürükleyen yalnızca dilleridir’
- Helal çizgisinde hayat
- Kazançta helal duyarlılığına sahip olabilmek
- KUR'ÂN: EN MUHTEŞEM, EN MÜKEMMEL KİTAP
- BATI, MEDENİYETİ MÜSLÜMANLARDAN ÖĞRENDİ
- ABD hapishanelerinde 93 kişinin hidayetine vesile oldu
- gitanes brunes filter cheap cigarettes online, buy one pack cigarettes online qq
- nat sherman naturals original discount cigarettes online, buy additive free cigarettes online nx
- 20 yıllık papaz Müslüman oldu ülke karıştı
- Kur'an'ı Bulgarca'ya çevirirken Müslüman oldu