MUDARİBİN (İŞLETİCİNİN) HAKLARI

1488   Sermaye sahibinden almış olduğu "mudaraba sermayesi"; emanet hükmündedir. Nitekim Mecelle'de: "Mudarib emindir. Onun elindeki sermaye vedia (Emanet) hükmündedir. Sermayede tasarruf etmesi noktasında Rebbü'lmal'in (sermaye sahibinin) vekilidir."(220) Hükmü yer alır. Kâr ortaya çıktığı zaman, anlaştıkları oranda "Kâr Hakkı" vardır.(221).

1489 Sermaye sahibinin iznini almak şartıyla va'deli şatış yapabilir.(222) Ancak bu va'de; o beldedeki ticari örfle sınırlıdır. Ticaret ehli arasında ma'ruf olmayan uzun vade ile mal satamaz.

1490 Yapmaya güç yetiremiyeceği bazı işleri yaptırmak için vekil olarak birini tutma hakkı vardır.(223)

1491 Mudarib; ticaret için sefere çıktığı zaman (ister kâr sağlasın, ister sağlamasın) sermayeden harcama hakkına haizdir.(224) Ancak başka sebeblerle (mudarabanın konusu dışında) seyahat ederse sermayeden masrafları karşılama hakkı yoktur.(225).

1492 Ticaret için seyahat ederken hastalanırsa, tedavi masrafları sermayeden karşılanır.(226).

1493 Mudarib'in; sermayenin bir bölümünü borç olarak bir başkasına vermesi veya teberru etmesi caiz değildir. Zira bu hakka sahip değildir.(227) Ancak sermaye sahibinin sarih izni bulunursa; borç verebileceği gibi, teberru da yapabilir.(228).