Cuma Namazı ve Kılınışı

940 - Soru: Üç cuma namazı kılmayan kafir olur mu? Böyle bir kimse öldüğünde cenazesi üzerinde namaz kılınır mı?
Cevap: Sünen-i Ebu Davud c. l,s. 277'deki bir Hadis-i Şerifte, "Kim üç cuma (namazı kılma)yı terk ederse, Allah (cc) onun kalbi üzerine (kasvet ve nifak damgası) basar" buyurulmaktadır. Bu namazın farz olduğuna inanan ve fakat kılamayan bir şahıs, küfre nisbet olunmaz. Ancak mazeretsiz olarak kılmayanı bekleyen acı durum Hadis-i Şerifte görülmektedir.
941 - Feyziye Fetvalarından: "Cuma namazı (kılınması) caiz olmayan (küçük) bir köyün halkı, cuma günü öğle namazını cemaatle kılsalar kerahet yoktur" (H.Ec. 1/11)
Açıklaması: Şehirde veya cuma namazı kılınan köyde mahpus kalan kimselerin veya özür sahiplerinin, öğle namazlarını cuma namazından önce veya sonra cemaatle kılmaları mekruhtur. Cuma namazı kılınmayan küçük bir köyde, cemaatle öğle namazı kılmalarında kerahet yoktur.
942 - Soru: Cemaate yetişemediğimiz zaman vakit namazlarını kendi aramızda toplanıp cemaatle kılabiliyoruz. Cuma namazına yetişemediğimiz vakit ne için öğle namazını cemaatle kılamıyoruz?
Cevap: Cuma günü öğle vakti farz ve meşru kılınan namaz, ancak cuma namazıdır. Bir mazeret sebebiyle, kılınamaması halinde öğle namazı cumanın halefi olmaktadır. Bu sebeple öğle namazı cemaatsiz kılınacaktır.
943 - Soru: Erkekler, yolculuk veya herhangi bir sebepten dolayı cuma namazını geçirse, bunun yerine o günün öğle namazını kılması lazım gelir mi?
Cevap: Evet, lazım gelir.
944 - Soru: Namazlar içinde cuma namazının bedeli varmış. Bu bedel ne suretle ödenir?
Cevap: Cuma namazının bedeli öğle namazıdır. Herhangi bir sebeple cuma namazını kılamayan bir kimse, o günün öğle namazını münferiden (tek başına) kılar.
945 - Soru: Üç cuma namazını kılmayanın cenaze namazının kılınmayacağına dair Hadis-i Şerif var mıdır?
Cevap: Mazeretsiz olarak üç cuma namazını terk eden kimsenin adının münafıklar defterine yazılacağına dair Hadis-i Şerif var ise de, ölümü halinde cenaze namazının kılınmamasını emreden bir Hadis-i Şerif veya fıkhi bir hüküm yoktur.
946 - Soru: Cuma namazının ikinci rekatına yetişen kimse, birinci rekatı münferiden kılabiliyor mu? Münferiden kılmasında herhangi bir mahzur var mı?
Cevap: Farzın ikinci rekatına yetişen bir kimse, imam selam verdikten sonra kalkıp o rekatı mesbuk olarak tamamlar. Yani geri kalan rekatı cuma namazı olarak tamamlar. Yoksa rekatları dörde çıkarıp öğle namazı gibi ikmal etmez. (Büyük İslam İlmihali, Namazla ilgili bölüm, madde: 208)
947 - Soru: Bir şehir halkından bazı kimseler, cuma namazına yetişemeyenler öğle namazını cemaatle eda edebilirler mi?
Cevap: Onlar öğleyi kılacaklardır. Fakat bunda ezan ve ikamet okumadıkları gibi cemaat de teşkil edemezler.
948 - Soru: Cuma namazı kılamayan kimseler, öğle namazını hangi sebepten dolayı cemaat olup da kılamamaktadırlar?
Cevap: Bir vakitte iki ayrı namazı cemaatle kılmak olmadığı için öğleyi cemaatle kılmak caiz değildir.
949 - Soru: Cuma günü yolculuk yapılabilir mi?
Cevap: Zeval vaktinden önce veya cuma namazı kılındıktan sonra sefere çıkmakta bir mahzur yok da cuma namazı kılmakla mükellef bulunan bir kimsenin, öğle ezanı sırasında, namaz kılmadan yolculuk yapması tahrimen mekruh bulunmaktadır.
950 - Soru: Zaruret dolayısıyla, cuma namazının ilk sünnetini her zaman terk ediyorum. Bunun mahzuru nedir ve ne yapmam gerekir?
Cevap: Sünnetleri yerine getirmek Efendimiz (sav)'in şefaatine erişmeye vesile olur. Bu sebeple devamlı olarak terk etmek, bu mazhariyete set çekebilir. Bir meşgale sebebiyle önce kılamayacak olursanız, farzdan sonra mutlaka kılınız.
951 - Soru: Cuma günkü iç ezanın hükmünün ne olduğunu açıklayınız. Bazı kimseler farz diyorlar. Şayet farz ise yerinin tesbiti.
Cevap: Ezanların hepsi sünnettir.
952 - Soru: Cuma namazının farkında Kur'an-ı Kerim ne için sesli okunuyor?
Cevap: Efendimizden (sav) o şekilde tesbit edildiği için.
953 - Soru: Birçok kişiler, cuma namazının sadece farzını kılıp camiden çıkıyorlar. İki rekat farzı kılmakla cuma namazı sahih olur mu?
Cevap: Mesele, borçtan kurtulmak bakımından ele alınacak olursa, kıldığı farz sahih olur. Fakat sünnete riayet edilmeden kılınacak namazdan kamil manada bir sevap elde edilemez.
954 - Soru: Cuma namazı hakkında bilgi verir misiniz?
Cevap: Sorularınızı sırasıyla cevaplandırıyorum:
a) Cuma namazı farz-ı ayındır.
b) Cuma namazının ilk sünneti, müekked bir sünnettir.
c) Cuma namazının farzından sonra kılınan dört rekat, cumanın son sünneti olup, müekked bir sünnettir.
d) Sonra kılınan namaz "Zuhr-ı ahirdir."
e) En sonunda kılınan iki rekat ise "vaktin sünneti"dir.
955 - Soru: Cuma namazında bir kimse hutbeyi okusa, başka bir kimse de namazı kıldırsa doğru ve caiz olur mu?
Cevap: Cuma namazında hutbeyi bir kimsenin okuması, namazı başka bir kimsenin kıldırması caiz ise de namazı hatibin kıldırması evladır. (Büyük İslam İlmihali, Namaz bahsi, madde: 207)
956 - Soru: Cuma namazı kılındıktan sonra geriye kalan rekatın niyetlerini açıklar mısınız?
Cevap: Cuma namazının farzını takiben kılınan dört rekat namaza, "cuma namazının son sünnetine" diyeceksiniz. Ondan sonra kılınacak dört rekata "vaktine yetişip henüz üzerimden sakıt olmayan son öğle namazının farzına" diye niyet edeceksiniz. Daha sonra kılınacak iki rekat namaza "vaktin sünnetine" diye niyetleneceksiniz.