Lakit

Sokağa veya mâbet, yahut mâbet kapısı gibi, yerlere bırakılmış olup ta, bir kimsenin, oradan alıp sevabına baktığı, çocuktur.

Çocuğun atılmasına sebep, ya fakr ve zarûret veyahut töhmettir.

Ona, aslında atılmış denir. Alındıktan sonra, ismi lâkit olur ki, yerde bulunup alınmış çocuk demektir. Nitekim, yerde bulunan şeye, lukata tâbir olur. Lakîti ve lukatayı, alana (Lâkit), yahut (mültakit) namı verilir (1).

Lakiti, alıp koruyan sevap kazanır, atıp ziyaa uğratan günahkâr olur.

Ziyaa uğraması korkusu ile, lâkîti almak görmeyerek kuyuya düşecek olanı, o muhataradan kurtarmak gibi farz, ziyaa uğramak ve helâk olmak, korkusu yok ise, menduptur.

(Lakit) hürdür. Meğer ki, köleliği ispat oluna.


(Lakîtin nafakası, ve keza devası, ve veliyyü emrinin tezvicinde mehri, ve veraset ve cinayeti; beytül-mâle (hazineye) âittir.

(Mültakit), onu infak ederse teberrû etmiş olur. Meğer ki, sonra kendisine rücû etmek üzere, hâkimin emriyle, infak etmiş ola.

Eğer biri gelip, nesebini iddia ederse, (Erkeğe kız demek gibi) yalanı sabit olmadıkça, mücerred dâvâsiyle, nesebi ondan sabit olur-

İddiada bulunan, köle dahi olsa, veled hürdür. Hür olmayandan nesebinin sübûtü, hürriyetine mâni olmaz: Meğer ki, köleliğine beyyine ikame oluna.

Müddei zimmî dahi olsa, veled müslimdir. Edyanı teakkul edince, elinden alınır. Gayri müslimden nesebinin sübûtü, onun islâmına mâni olmaz. Meğer ki, zimmîler mahallesinde bulunup alınmış ola (2).

(Lakît) ile beraber bulunan mal, lakit olan çocuğundur. Bulan onu çocuğa - hâkimin emriyle - sarf ve infak eder.

Lakîta hediye olunan şeyi mültakıt ahz ve kabz eder.

Hakkında mahzâ nefi, olmak hasebiyle mültakıt, lakîti bir sanata verebilir. Tezviç ve inkah ve malını satma ve kiralama gibi, tasarruflar, yapamaz. Yâni nâfiz olmaz. Çocuk nefsini, icar edebilir (yâni ecîr) olabilir.

------------------

(1) Lebîp efendi merhumun, (cevahiri mültakatası), Türkçede okunacak kitaplardandır.

(2) Mesele, dört türlüdür: Ya bir müslim, onu islâm mahallesinde bulur, o halde müslimdir. Yahut bir gayri müslim, onu gayri müslim mahallesinde bulur, ohalde gayri müslimdir. Ve yahut bir gayri müslim, onu müslim mahallesinde bulur,yahut bir müslim, onu gayri müslim mahallesinde bulur, bunlarda zâhiri rivayet,mekân muteber olmaktır.