İstisna

İstisna, kendi edatiyle ifade edildiği gibi, bir işi meşiyyetullâha tâlik ile dahi olur ki, «inşaallah» demeğe dahi fukaha indinde (istisna) tâbir olunur (1).

Bu istisna kalbe (yâni niyyete) müteallik şeylerde tevfik talebine mahmul ise de, söze müteallik şeylerde, hükmü iptal eder. Gerek ibadet olsun: nezr ve iytak gibi. Ve gerek muamele olsun: Talâk ve ikrar gibi (2).

Yeminine, inşaallah kaydını müttasılan ilâve eyleyen kimse, yemin etmiş olmadığı gibi (3), zevcesine «Sen mutallâkasın» yahut «Ben seni boşadım» diyen kimse dahi, cebren ve muttasılan inşaallah derse, talâk vâki olmaz. Bunda kasd ve mânâyı bilmek şart değildir (4).

(Cehren) kaydı, kasden mesmû olmak içindir (5).


(Müttasılan) kaydı, infisalden sonra olan istisna, rücû demek olup, bunda ise, sahih rücû olmadığındandır. Teneffüs veya öksürük için olan inkita', hükmen ittisâl demek olduğundan, mâni değildir.

Himar ve cidar gibi meşiyyete malik olmayanın veyahut cin ve melek gibi, meşiyyetlerini bilmek mümkün, olmayanın, meşiyyetlerine tâlik dahi, inşaallah demek gibidir.

Teşrik tarikiyle «inşaallah ve şâe filân» demekle dahi filân dilese de, bir şey vâki olmaz.

(Babam olmasa, hüsnün olmasa, beni sever olmasan, ben seni sever olmasam; sen mütallâkasın) demekle dahi, talâk vâki olmaz.

Zevcesine üç talâk verip te, birini istisna ve ihraç eylemekte, meselâ biri müstesna olmak üzere, sen üç talâk ile mütallâkasın, demekle (iki) ve ikisini istisna etmekte (bir talâk vâki olur. Üçünü de istisna suretinde hepsinden istisna bâtıl olmakla, üç talâk vâki olur.

------------------

(1) Evvelkisi umum lâfzı mucip olanın refini ve ikincisi lâfzı mucip olanınrefini, muktazi şey iradiyle olur, istisna beyanı tağyirdir ki, sadri kelâmdan muradne olduğu, izhar olunarak, mucibi tagyir edilmiş ve tenakuz lâzım gelmemek için,kelâmın evveli âhirine tevakkuf ederek, mecmuu bir kelâm olmuş olur. Nitekim, yerinde açıklanmıştır.

(2) Meğer ki, emir ve nehiy siygası ola: «Ben kölemi azat edeceğim ölümünden sonra, inşaallah» diye söylemek gibi ki, istisna sahih olmamaktadır.

(3) Yâni, taraflar indinde, o yemin gayri münakit olur. İmam Ebu Yûsufa göre, yemin münakit ise de, meşiyyetullahı bilmek mümkün olmadığından, ona aslenHis terettüp etmez.

(4) Zeyd Arnre, filân işi işlersen, avretin boş olsun mu? deyip, Amr dahiolsun dedikte, cehren ve muttasılan inşaallah deyip sonra o işi işlese avreti boş olurmu? Cevabı: Olmaz.

(5) 1098 de müteveffa şeyhülislâm Mehmed bin El-Hüseynil-Ankarevininmatbû fetvalarındandır.