Binek üzerinde namaz
Şehir dışında (4), hayvan üzerinde nafile kılmak, câizdir (5). Hayvan hangi cihete gidecek ise, o cihete müteveccihen râkib, iftitah edip. namazını îmâ ile kılar (6). Zâhiri-rivâyette, iftitah tekbîri için, hayvanı durdurmaktan âciz olmak ve kıbleyi istikbal etmek, şart değildir. (Şartların mütaâllikatı faslına bakınız). Hayvan yürütmek, az emekle olursa, zarar etmez (7).
Süneni müekkede ve hattâ, fecir sünneti için dahi, binek üzerinde îmâ câiz olur.
Râkiben başladığı nafileyi, eğer ayağını büküp, kolayca inivermekte — ameli kesîr hâsıl olmamışsa — inince bina ve itmam eder.
Nazilen yâni, yerde olduğu halde başladığı nafileyi, zahiri rivayette râkiben bina ve itmam eyleyemez (8).
Dâbbe üzerinde, fazla pislik bulunmak (9), namazın sıhhatine mâni olmaz, velev ki, eğerde ve üzengilerde olsun (10).
Nafile kılana, yorgunluk gelmesi halinde, baston, duvar ve yardımcı misilli, bir şeye dayanıp durmak, kerahetsiz câiz olur. Çünkü, yorgunluk bir özürdür.
Eğer müteneffil, özürsüz dayanırsa, isaeti edeb ettiği için, tenzîhen mekruh olur.
------------------
(4) Maksud ol mahaldir ki, yolcu olan kimse, ikametgâhından çıkıp, oraya vâsıl oldukta, dört rekâtlı farzları, kasreder. Gerek fiilen misafir olsun, gerek bir işzımnında, biraz harice çıkmış bulunsun. Alâ kavlin, bir mil kadar, ve alâ kavlin,iki fersah mesafe, harice çıkarsa câiz, ve illâ gayri câizdir. İmam Ebû Yusuftanşehir içinde dahi, binek üzerinde, nefelin cevazı rivayet edilmiştir.
(5) Zira, namaz hayr için mevzudur. İnmek gibi güçlükler, şart kılınsa, hayırdan kesilmek gerekir. Dâbbe üzerinde, teneffül etmekte, lisanı fuzûli sözlerden hıfzetmek menfaatinden başka bir şey olmasa bile, onun cevazına, o dahi kifayet eder.Dabbe üzerinde teneffül, Nebiy aleyhisselâm efendimizde, çok vâki olduğu için, hemde menduptur.
(6) Şayet eğer üzerine, yahut yanına aldığı bir şey üzerine secde ederde, abesolup, faidesi olmaz ve mekruh olup, müfsid olmaz.
(7) Müellifin tabiri şöyledir. Ayağını tahrik eder veyahut hayvana vurursa,çok bir şey yapmadığına göre, beis yoktur.
(8) Çünkü, bir namazın - indel-ihtilâf . bir parçasını, diğer parçasına bina edebilmek, her iki parçayı, bir tahrîme içtimai etmiş olmak sûretinde caiz olup ikisi birtahrîme dahilinde olmazsa, câiz olmaz, çünkü yerde namaza başlayan insan rukülüve sücûtlu kılmaya niyyet etmiş demektir.
(9) Kitab-ut-tahâreye müracaat.
(10) Çünkü, zaruret vardır. Hem de nevafilde, erkânı-asliyenin itibarı sakıtolunca, mekân tahareti şartının, sukutu evlâ kalır.
Süneni müekkede ve hattâ, fecir sünneti için dahi, binek üzerinde îmâ câiz olur.
Râkiben başladığı nafileyi, eğer ayağını büküp, kolayca inivermekte — ameli kesîr hâsıl olmamışsa — inince bina ve itmam eder.
Nazilen yâni, yerde olduğu halde başladığı nafileyi, zahiri rivayette râkiben bina ve itmam eyleyemez (8).
Dâbbe üzerinde, fazla pislik bulunmak (9), namazın sıhhatine mâni olmaz, velev ki, eğerde ve üzengilerde olsun (10).
Nafile kılana, yorgunluk gelmesi halinde, baston, duvar ve yardımcı misilli, bir şeye dayanıp durmak, kerahetsiz câiz olur. Çünkü, yorgunluk bir özürdür.
Eğer müteneffil, özürsüz dayanırsa, isaeti edeb ettiği için, tenzîhen mekruh olur.
------------------
(4) Maksud ol mahaldir ki, yolcu olan kimse, ikametgâhından çıkıp, oraya vâsıl oldukta, dört rekâtlı farzları, kasreder. Gerek fiilen misafir olsun, gerek bir işzımnında, biraz harice çıkmış bulunsun. Alâ kavlin, bir mil kadar, ve alâ kavlin,iki fersah mesafe, harice çıkarsa câiz, ve illâ gayri câizdir. İmam Ebû Yusuftanşehir içinde dahi, binek üzerinde, nefelin cevazı rivayet edilmiştir.
(5) Zira, namaz hayr için mevzudur. İnmek gibi güçlükler, şart kılınsa, hayırdan kesilmek gerekir. Dâbbe üzerinde, teneffül etmekte, lisanı fuzûli sözlerden hıfzetmek menfaatinden başka bir şey olmasa bile, onun cevazına, o dahi kifayet eder.Dabbe üzerinde teneffül, Nebiy aleyhisselâm efendimizde, çok vâki olduğu için, hemde menduptur.
(6) Şayet eğer üzerine, yahut yanına aldığı bir şey üzerine secde ederde, abesolup, faidesi olmaz ve mekruh olup, müfsid olmaz.
(7) Müellifin tabiri şöyledir. Ayağını tahrik eder veyahut hayvana vurursa,çok bir şey yapmadığına göre, beis yoktur.
(8) Çünkü, bir namazın - indel-ihtilâf . bir parçasını, diğer parçasına bina edebilmek, her iki parçayı, bir tahrîme içtimai etmiş olmak sûretinde caiz olup ikisi birtahrîme dahilinde olmazsa, câiz olmaz, çünkü yerde namaza başlayan insan rukülüve sücûtlu kılmaya niyyet etmiş demektir.
(9) Kitab-ut-tahâreye müracaat.
(10) Çünkü, zaruret vardır. Hem de nevafilde, erkânı-asliyenin itibarı sakıtolunca, mekân tahareti şartının, sukutu evlâ kalır.
Konular
- Zaman Anlayışımız ve Ramazan
- Biraz Açlık, Daha Çok Takva: Oruç
- Efendimiz (s.a.v.)'in hicreti
- Mahremiyet ve Tesettür
- Kul Hakkı Kimin Hakkı?
- Din, nasihat üzere kaimdir
- İnsan Olmaya Doğru
- Hayat âhiret hayatıdır
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar
- Mübarek Üç Aylar'ı Nasıl Değerlendirmeliyiz?
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (2)
- Üç aylar ve faziletleri
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (3)
- Mübarek Üç Ayların Fazileti
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (4)
- Berat gecesinde yapılan ibadetin fazileti büyüktür
- Camide “Tevrat dersi vereceğim” diyen imam
- Ramazan ayına adım adım yaklaşıyoruz
- Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (5)
- Mümin, iyi ve değerli kabul ettiği şeyleri infak etmeli!
- ‘İnsanları cehenneme sürükleyen yalnızca dilleridir’
- Helal çizgisinde hayat
- Kazançta helal duyarlılığına sahip olabilmek
- KUR'ÂN: EN MUHTEŞEM, EN MÜKEMMEL KİTAP
- BATI, MEDENİYETİ MÜSLÜMANLARDAN ÖĞRENDİ
- ABD hapishanelerinde 93 kişinin hidayetine vesile oldu
- gitanes brunes filter cheap cigarettes online, buy one pack cigarettes online qq
- nat sherman naturals original discount cigarettes online, buy additive free cigarettes online nx
- 20 yıllık papaz Müslüman oldu ülke karıştı
- Kur'an'ı Bulgarca'ya çevirirken Müslüman oldu