Fıkıh Sayfası

Hicret.Org Fıkıh Sayfası, Nurulizah, Hidayet Güneşi, Fıkıh Kitapları

İTİKAF

İbn Ömer (r.a.)

Hz. Peygamber´in (a.s.) Ramazan´ın son on gününde itikâfa girdiğini bildirmiştir.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarası: 2002

Hz. Aişe (r.ah.) şöyle haber vermiştir:

Resulüllah (a.s.) Ramazan´ın son on günü girince geceleri ihya eder, aile halkını da uyandırır, ibadete daha fazla önem verirdi. Diğer vakitlerden çok daha fazla bir ibadet gayreti içerisinde olurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarası: 2008

Hz. Aişe´nin (r.ah.) haber verdiğine göre:

Resulüllah (a.s.), Ramazan´ın son on gününde, diğer vakitlerden daha fazla ibadet yoğunluğu içerisine girerdi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarası: 2009

Namazda Okunan Bazı Duâlar

Namazda Okunan Bazı Duâlar Tekbir ٱَللهُ اَكْبَرُ

Allaahü Ekber. Mânâsı: "Allâh En Büyüktür." Sübhâneke سُبْحَانَكَ ٱللّٰهُمَّ وَبِحَمْدِكَ وَتَبَارَكَ ٱسْمُكَ وَتَعَالٰى جَدُّكَ



(وَجَلَّ ثَنَآئُكَ) وَلاَ اِلٰهَ غَيْرُكَ

ŞİRKETÜ'L VÜCÛH (KREDİ-İTİBAR ŞİRKETİ)

1462 Hanefi fûkahası: "Şirket-i Vücûh: İki kişinin sermayeleri olmadığı halde, halk ve tüccarlar nezdindeki itibarlarına (kredilerine) dayanarak, veresiye mal satın almak, bu malları satıp borçlarını ödemek ve elde edilecek kârı aralarında taksim etmek üzere kurdukları bir ortaklıktır"(177) tarifini esas almıştır. İbn-i Abidin: "Buna "Şirket-i Mefalis" de denilir. Bu şirket, şeref ve itibar sahipleri tarafından kurulacağı cihetle "Şirket-i Vücûh" sermayeleri bulunmadığı cihetle de "Şirket-i Mefalis" adını almıştır."(178)

DÜĞÜNLERDE İŞLENEN CÜRÜMLERİN MAHİYETİ

Soru: "Örf ve adetlerini din haline getiren insanlarla anlaşamıyorum. Son yıllarda Müslümanlar, düğünlerde silah atmak veya ıslık çalmak gibi garip hastalıklara tutuldular. (...) Batıl adetlerini savunan akrabalarım ile ilişkilerini asgari düzeye indirdim. Bazılarına selam dahi vermiyorum. (...) Düğünlerde silah atmak, ıslık çalmak ve birbirlerini alkışlamak, örf olarak kabul ediliyor. Sevdiğim bir hocaefendi: "Düğünlerde silah atmak israftır. İsraf da haramdır. Birbirini alkışlamak ve ıslık çalmak da müşriklerin dua şeklidir" dediği için, akrabalarımın hışmına uğradı.(...) Örf ve adetin mahiyeti nedir? Düğünlerde silah atmak, sahih örf olarak kabul edilebilir mi? Islık çalmak veya alkışlamak Mekke müşriklerinin dua şekli m

MUFAVAZA'NIN KISIMLARI

1450 MUFAVAZA - TEKABBÜL (SANAİ - AMEL) KISMI: Amel şirketi kurulurken ortaklar mufavaza sözünü veya mufavaza şartlarını haiz bir şekilde bu şirketi gerçekleştirmişlerse, böyle bir şirket "Mufavaza-Tekabbül Şirketi"dir.(157) Bu durumda her ortak; iş kabulünde bulunabilir ve bundan doğacak zarar ve sorumlulukları paylaşır.

HACB'IN TARİFİ VE ÇEŞİTLERİ

1929 Önce kelime üzerinde duralım. Hacb lûgatta; men etmek, kaldırmak ve def etmek gibi manalara gelir. Ferâizde: "Mûrisin (Ölen kimsenin) yakın akrabasının, daha uzak olanları mirâstan düşürmesine veya onların mirâslarını azaltmasına "Hacb" denilmiştir"(66) Genel kaide; derecesi mukaddem olan (yakın olan) vârisin, muahhar olanı (sonra geleni) mirâstan hacb edeceğidir. "Hacb-i Noksan" ve "Hacb-i Hirman" olmak üzere ikiye ayrılır. Meselenin daha net olarak kavranabilmesi için; her ikisi için de birer örnek verelim: Karı-kocanın birbirinden alacağı miktarı; çocukların varlığı veya yokluğu ile değişir. Ölen kadının çocuğu yoksa; kocası malın yarısını alır. Ancak Çocuğu varsa; kocaya düşen miktar, dörtte bire (1/4) iner. Kadın; öl

Kıyam

Kıyam Namazın rükünlerinden ikincisi kıyam yâni ayakta durmaktır. Kıyam, farz ve vâcip namazlarda şarttır. Ayakta durmaya imkânı olanın oturarak kılması câiz değildir. Sabah namazının sünneti dışında, sünnet ve müstehap namazlar, bir özür bulunmasa da oturarak kılınabilir. Fakat, efdâl olan ayakta kılmaktır.

KADIN HAKLARI VE İ'TİKAF MESELESİ

Soru: "Çevremizde Müslüman olduğunu söyleyen fakat, İslam'ın kadına değer vermediğini iddia eden kimseler vardır. Bunlardan birisi, "Ramazan ayında, camilerde ve mescidlerde itikafa girmek sünnettir. Fakat bu sünnet, sadece erkeklere mahsustur" dedi. Meseleyi bilmediğim için bir şey söyleyemedim. (...) Kadınlar, i'tikaf ibadetini eda edemezler mi? Kaynaklarımızda bu konu ile ilgili hangi hükümler vardır?"

Mevlid Gecesi

Mübârek Gecelerde Yapılacak İbâdetler Mevlid Gecesi Mevlid Gecesi, Rebîu'l-evvel ayının 12'nci yani onbirini onikisine bağlayan gece Peygamber Efendimiz'in dünyayı şereflendirdikleri gecedir. Bu gecede bir tesbih namazı kılınır. Namaza şöyle niyet edilir: "Yâ rabbi! Bu gece teşrifleri ile dünyayı nûra gark ettiğin Sevgili Habibin, başımızın tâcı Resûlü zîşân Efendimizin hürmetine, ben âciz kulunu da afv-ı ilâhîne, feyzi ilâhîne mazhar eyle. Allâhü ekber." Regâib Gecesi Üçayların ilki olan Recep ayının ilk cuma gecesi, yâni perşembeyi cumaya bağlayan gece, Regâib Gecesi'dir. Bu gecede akşam ile yatsı arasında 12 rek'at hâcet namazı kılınır. 2 rek'atte bir selâm verilir. Hâcet namazına şöyle niyet edilir: "Yâ Rabbi,

ŞİRKET (ORTAKLIK) NEDİR?

1429 Önce kelime üzerinde duralım. Şirket, lûgatta; "iki ortağın sermaye ve emeklerini birbirine katmaları, mirasta, ganimette alım ve satımda birine ortak olmaları gibi manalara gelir.(124) Dolayısıyla; en az iki kişinin ihtiyari veya mecburi bir şekilde ortak olmaları söz konusudur. İbn-i Abidin; "Şirket, karıştırmak manasınadır. Fetihte zikredilmiştir ki; şirket iki hissenin birbirinden ayrılmayacak surette karıştırılması veya karışması manasınadır"(125) hükmünü zikreder. Bahsin devamında da: "Fûkahanın kelâmından anlaşılmıştır ki, şirketin lugavi manası ile şer'i manası birdir" diyerek konuya açıklık getirir.

Allah´a (c.c.) İbadet

Herşeyin yaratıcısı olan Allah sonsuz kudret sahibi olandır. Rabbimiz bizi de yaratmış ve Kuran´da Kendisinin istediği şekilde davranmamızı, O´na karşı itaatli olmamızı emretmiştir. Allah´ın bize Kuran´la bildirdiği ve yapmamızı istediği herşey bizim için ibadettir. Namaz kılmak, oruç tutmak, Allah´a şükretmek, sabırlı olmak, dua etmek, güzel davranışlarda bulunmak bu ibadetlerden birkaçıdır.

KAZÂ'NIN (MAHKEMENİN-YARGI FAALİYETLERİNİN) ÖNEMİ

1815 Bilindiği gibi İslâm dininin temel hedefi; insanların can, mal, nesil, akıl ve din emniyetlerini sağlamak, hürriyetlerini muhafaza etmek ve zulmü ortadan kaldırmaktır. Bunun gerçekleşebilmesi ve nizamın sağlanması için Kazâ'nın (Mahkeme, Yargı faaliyetlerinin) sıhhatli olması zarûridir. Hanefi Fûkahası: "Kazâ, muhkem bir farzdır"(75) hükmünde ittifak etmiştir. Hak ve hürriyetler ihtilaf konusu haline gelince; İslâm'ın o husustaki hükmünün açıklanması zarûri olur. Dürri'l Muhtar'da: "Kazâ lugatta hükmetmek, hüküm vermek manasınadır" denilmiştir. İbn-i Abidin bu metni şerhederken, kazâ kelimesinin bunun dışında: "Bir işi bitirmek, edâ etmek, ihtiyacı gidermek, yaratmak, hayatın sona ermesi ve takdir etmek" gibi manalara da geldi

Nafaka

Nikâhlı kadının nafakası yâni, boğazı ve giyimi ve meskeni, kendisi yaşlı veya gayri müslime, ve kocası küçük ve fakir dahi olsa, zevcine vâciptir. Şu şartla ki, menkuha - maslahatı ricale - elverişli yaşta buluna, ve hastalığı cihetiyle, zevcine - medhul biha olamayarak - babası evinde kalmış olmaya, ve mehri muaccelini almış olduğu halde, zevcine karşı isyan ve îrâz üzere bulunmaya (1), ve başkasının memlûkesi olduğuna göre, tebevvüe edilmiş . yâni maliki onu her sûretle istihdam ve istimalden elini kesmiş ola - (2).

Bu gösterilen şartları haiz olmayan zevce, nafakadan sakıttır. (Sürriyyenin nafakası, milk sebebi ile (3), vâcip olduğundan, burada ondan bahse, ve zikrolunan şartları ahze, hâcet yoktur.)